Danışman: Prof. Dr. Akın KOÇAK – Prof. Dr. Alper ÖZER
ÖZET
Ekonomik çevrenin küreselleşme ile genişlediği ve belirsizliğin arttığı yeni ekonomik dönemde işletmelerin yenilikçi özelliği eskisinden daha önemli bir hale gelmiştir. Rakiplerine, müşterilerine ve ekonomiye, kısaca genişleyen işletme çevresine, dair sahip olunan mevcut bilgilerin hızla eskimesi, işletmelerin çevreyi nicel verilerle öngörmelerinin zorlaşmasına neden olmaktadır.
Nicel bilginin ve kuralcı sol beyin egemen düşünce sisteminin yetersizliği, sezgiye ve yeni ilişki kurmaya dayanan yaratıcı düşüncenin gereğini ortaya çıkarmaktadır. Belirsizliği öngören ve içinde bulunduğu ortamdaki fırsatları görüp değerlendiren işletmeler, rakipleriyle aralarındaki farkı açacak, müşterilerine yaklaşacaktır.
Yeni ekonomik çevreyle karşılaşan işletme yaratıcılığın öngördüğü, sezgisel ve bütünsel değerlendirmelerle yeni ilişkiler kurarak, alternatif fikirler ortaya koymalıdır. Bu fikirleri ortaya koyma ve uygulama cesaretinde bulunmada ise geleneksel düşüncenin karşısında durabilecek içsel motivasyon ve girişimci ruhun önemi büyüktür.
Yaratıcılıkla başlayan ve girişimcilikle desteklenen süreç, işletmeye, sektöre, ekonomiye getirilen yeni değerle sonuçlanır. Bu yeni değer müşterinin beklediği ya da bekleyeceği yeni bir tatmin düzeyidir. Yaratıcılıkla buna ulaşan işletme arzuladığı farklılaşma olanağını sağlar. Bu sürecin işletme yaşamı boyunca devamı işletme ve müşteri arasındaki bağı güçlendirir.
Yaratıcılığın işletmeye, sektöre, müşterilere ve ekonomiye katkıda bulunarak rekabet avantajı sağlamadaki önemine rağmen, pazarlama literatüründe yaratıcılığa ayrılan yerin yetersizliği dikkat çekmektedir. Çalışmada pazarlama literatürüne katkıda bulunmak amacıyla pazarlama-sanat ilişkisi yaratıcılık odağında karşılaştırılmıştır. Sanatsal yaratım süreci incelenmiş, pazarlamada yaratıcılık sürecine katkı sağlayıp sağlayamayacağı araştırılmıştır.
Sanatçı içinde bulunduğumuz belirsizliklerin bulunduğu ortamda, sol beyin ve nicel verilerin egemen olduğu düşüncenin yerine sağ beyin ve nitel verilerle yeni değer yaratımının savaşını vermektedir. Bu anlamda yaratıcı düşünme ve girişimci davranışın, pazarlama tarafından da benimsenmesi ile yaratıcı ve girişimci pazarlama kavramının uygulamaya geçmesinde sanatçılarının desteğinin önemi vurgulanmıştır.
Özgün, yeni, radikal ve müşteri değeri yaratan ürünlerin üretilmesinde, sanattan yararlanılması fikrine karşı işletme ve sanatçıların bakışları tekstil sektöründeki firmalarla ve sanatçılarla yapılan durum analizi çerçevesinde ortaya konmuştur.
ABSTRACT
In the new economical period where the ambiguity has increased and the economical environment has been enlarged with the globalization, the innovative characteristic of the firms has become more important. Wearing of the existing information about the competitors, customers and economy; that is the enlarging management environment, makes it difficult for the firms to foresee the environment with quantitative data.
Deficiency of the quantitative information and normative left-brain dominant thought system reveals the need for creative thought depending on instinct and establishing new relations. Firms envisaging the ambiguity and taking advantage of the opportunities in their surrounding will slam to their competitors and will get closer to their customers.
The firm meeting a new economical environment should exhibit alternative ideas by establishing new relations with the intuitional and holistic evaluations that the creativity foresees. In displaying and applying these ideas, the role of inner motivation and entrepreneurial spirit that can be against the traditional notion is of great importance.
The process starting with the creativity and being supported with entrepreneurship results in the new value brought to firm, sector and economy. This new value is a satisfactory level that the customer has been waiting or will wait. The firm reaching this with the help of creativity succeeds the desired differentiation. The continuity of this process for the rest of management life of the firm will reinforced the bond between firm and customer.
In spite of the important role of creativity in causing the advantageous rivalry by contributing to the customers, sector, economy and firm, the deficient attention given to the creativity in marketing literature draws attention. In the study, the relationship between marketing and art is compared from the point of creativity so as to contribute to the literature.
The artistic production process was examined and it was searched whether it will promote the creativity course in marketing or not. The art fights for creating a new value in the thought atmosphere where the ambiguous, left brain and quantitative data are dominant. With this aim, the importance of artists’ support in not only the adoption of creative thinking but also entrepreneurial behavior by marketing and in application of entrepreneurial marketing term is emphasized.
The views of artists and firms about benefiting from the art to produce outputs creating consumer value and being original, new and radical are set forth in the frame of case study analysis made with artists and the firms in textile industry.